Tarih boyunca savaşların kazananları emperyalist ülkeler ve yandaşları, silah ve petrol tekelleri olurken; kaybedenleri dünya halkları olmuştur. Bugün de sermayedarlar karlarını artırmayı sürdürürken, savaş çocuklara, kadınlara, yaşlılara, işçi ve emekçilere acı ve ölümden başka bir şey getirmemektedir.
7 Ekim 2023 tarihinden bu yana İsrail’in, Filistin halkına yönelik şiddeti artarak devam eden saldırılarına tüm dünya gibi bizler de tanıklık ediyoruz. Bu saldırılara karşı, her zaman olduğu gibi bugün de savaşa karşı; barışta ısrarcı olduğumuzu belirtmeyi sorumluluk kabul ediyoruz.
Terör örgütlerinin sivil halka yönelik saldırılarını asla onaylamıyor; diğer yandan Terör örgütlerinin oluşması için gerekli koşulları hazırlayanların ve bugün de İsrail’in savaş politikasını destekleyenlerin yine emperyalist ülkeler olduğunu biliyoruz. Bu bağlamda özellikle sivil halkın öldürüldüğü hiçbir saldırıya alkış tutmadan, bütün halklar gibi Filistin halkının da özgür ve bağımsız bir yaşam hakkı olduğunu hatırlatıyoruz.
İsrail iktidarı tarafından hastane, okul, sivil yerleşim alanları dinlemeden, Filistin halkının üzerine yağdırılan bombaları, bombalar altında yaşamlarını yitiren kadınları, çocukları, gençleri, işçileri tarihe not düşüyoruz. Savaş koşullarında dahi bir hastanenin bombalanmasının en büyük insanlık suçu olduğunu özellikle vurguluyoruz.
Dünyanın tüm aydınları, sanatçıları, bilim insanlarıyla birlikte sesleniyoruz:
Acil ateşkes istiyoruz. Kalıcı bir barışı mümkün kılacak koşulların hazırlanmasını istiyoruz.
Dünyanın tüm işçileriyle bir ağızdan sesleniyoruz:
Savaş, tutsaklıktır. Ekonomik, politik ve sosyal hakların askıya alınmasına neden olur.
Savaş, eşitsizlik üretir. Sömürünün, eşitsizliğin, yoksulluğun habercisidir.
Savaş işçi sınıfını bölmeye hizmet eder.
Tez-Koop-İş Sendikası olarak, bugün yaşananların bir katliam olduğunu biliyoruz.
Yastayız; savaşın karşısında barışı, ölümün karşısında yaşamı savunmaya devam ediyoruz.
Tüm dünya işçileriyle birlikte, çocukların öldürülmediği, halkların kardeşçe yaşayabildiği, eşitliğin ve adaletin hüküm sürdüğü, özgür bir dünya özlemini yüreğimizde duyuyoruz.